Bu Yazı Vizyon Dergisi' nde (5. Sayı Mayıs 2011)
Yayınlanmıştır.
Her mevsim yaz ikliminin yaşandığı
Mısır, birçok tatilciyi de her zaman davet etmektedir. Sizler için özellikle
içinde bulunduğumuz ayı düşünmemizin neden; hem Mısır’daki doluluk oranlarının
azlığı buna paralel fiyatların daha makul olması hem de aşırı sıcak dönemlerin
henüz başlamamış olmasıdır.
Nasıl Gidilir?
Mısır’a turistik amaçlı gidecekseniz
size önerimiz kesinlikle tur acenteleri olacaktır. Ets, Jolly, Pronto gibi büyük
tur acenteleri ile sorunsuz ve eğlenceli bir gezi yapabilirsiniz. Yinede
heyecan arıyorum derseniz eğer Kahire’ye İstanbul’dan direk uçuş
yapabilirsiniz. Sharm veya İskenderiye’iç hatları kullanarak gitmeniz mümkündür.
Ne Yenir?
Mısır kültürü Türk mutfağına çok uzak
olmamasına karşın birçok türk tarafından tercih edilmemektedir. Baharat
çeşitleri, yemeklerin sosları ve birde hijyen konusunu düşündüğünüzde uzak
durmak beklide en mantıklı seçenek olabilir. Ama yinede biz sizler için birkaç
öneri sunmak istiyoruz tabi ki temiz yapan yerler bulursanız…
Nohut ezmesinin kızartılmış şekli
olarak tarif edilebilen Falafel, sokaklarda satılan mango suları, her öğün
yenebilen ve baharatlarla pişirilebilen bezelye yemeği Fuul, etli sebze çorbası
melukya ve koyun etinden yapılan şıvarma size önerebileceğimiz yiyeceklerdendir.
Neye Dikkat Edilmelidir?
Fotoğraf Makinelerine karşı hem kamu
görevlileri hem de yerel halk çok hassastır Bu konuda size verilen ikazlara
uymayı, güvenlik sorunundan dolayı; çantanıza, özel eşyalarınıza çok dikkat
etmeniz gerektiğini, her yerde yemek yememiz gerektiğini, halktan insanların
her an sizden bahşiş koparmak için olmadıktan oyunlara başvurabileceğini,
taksiler başta olmak üzere herkes ile pazarlık yapmayı, pasaportsuz sokakta
yürümemeyi asla unutmayın.
Firavunların kenti Kahire… Böyle bir
giriş ile başlamak yanlış olmayacaktır kesinlikle. Mısır denilince akla ilk
gelen firavunlar ve kendileri için yaptırdıklarımezarları yani piramitlerdir.
Afrika kıtasının en kalabalık şehri
olan Kahire, Nil nehrinin vadisinde kurulmuş ve yüzyıllardır bölgenin bekçisi
konumunda olmuştur. Antik Yunan’dan Roma’ya, Ortaçağ’dan Rönesans’a kadar,
tarihin hemen her döneminde ilgi çekmiş olan bu sarı topraklı şehir 1979
yılında Uncesco’ nun koruma bölgelerinden biri olarak ilan edilmiştir. Bu
koruma bölgesinin en önemli noktası şüphesiz Piramitler bölgesidir.
Giza Piramitleri: Dünyaca ünlü Giza Piramitleri şüphesiz
Mısır’ın en önemli turizm noktasıdır. Şüphesiz Mısır’a gelen birçok turistin de
geliş sebebi olmuştur. Bu bölgeye gelen her tur acentesinin ilk durağı olan
Giza yaylası irili ufaklı yıkılmış veya sapasağlam birçok piramite ev sahipliği
yapmaktadır. Bunlar içinde en önemlileri hiç şüphesiz; Keops, Kefken ve Mikerinos’tur.
Bölgeye ulaşım şehir merkezinden taksi veya dolmuş ile sağlanmaktadır.
Kahire Müzesi: Kahire ulusal müzesi piramitlerin
haricinde mutlaka görülmesi gereken diğer bir yerdir. Tahrir Meydanında
yükselen bu yapı için belki de Mısır’ın en değerli binası
denilebilir.Piramitlerin içerisinden çıkarılan değerli hazineler,firavunlara
ait özel eşyalar,mumyalar bu müzede sergilenmektedir.Bu müze için sizlere
önerimiz gezi öncesi ya bir turistik kitap almanız yada profesyonel
rehberinizin peşinden ayrılmamanızdır.Aksi takdirde günlerinizi verebilirsiniz
bu müze için.( Müze Giriş:40 paund Öğrenci 20 paund)
Sfenks: Tek parça kumtaşından oyularak tamamlanmıştır; insan
başlı,aslan gövdeli bu dev heykel Kefre'nin mezarını beklediği düşünülmektedir.
Mısır dilinde Sfenks ‘Yaşayan Görüntü' anlamına gelmektedir.
Nil Turu: Nil nehri üzerinde Luxor dan başlayan 1 haftalık bir
gezidir. Klasik Mısır turlarından farklı olarak yapabileceğiniz bir Nil Nehri
gezisidir. Lüx 5 yıldızlı gemiler ile Luxor’ dan hareket ile Esna, Edfu, Kom,
Aswan, Abu Simbel uğrayarak Kahire’ye ulaşılabilen bir tur programıdır.
Han El-Halili Çarşısı: Kahire diğer arap şehirleri gibi size
sonsuz seçenekli alışveriş imkânları sunmaktadır. Bu alışverişin en iyi
yapıldığı ve görmenizi tavsiye edebileceğimiz çarşı El Halil çarşısıdır. Burası
yalnızca bir turist pazarından ibaret değildir. Kahireliler, paha biçilmez
mücevherlerden süs eşyalarına ve ev gereçlerine kadar hemen her şeyin satıldığı
küçük dükkânlar topluluğudur. Kahire’nin ünlü alışveriş pazarı, Hanül Halili (
Pazar günü hariç, her gün: 10.00-19.00 arası açık) günümüzde bile, Ortaçağ
döneminden kalma bir “suk”(çarşı) havasına sahiptir.
Ayrıca; Bölgeyi 180 metre yükseklikten
gören Kahire Tower, kaldırılması düşünülen ve yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı
düşünülen Ölüler Şehrini, Nil nehrinde yapabileceğiniz Felluka tekneleri ile
gezinti yapmanızı öneriyoruz.
Sharm El Sheikh
Mısır her ne kadar piramitler ve Nil
Nehri ile özdeşleşmiş olsa da sizler için bir diğer önerimiz Sharm şehrine
gitmek olacaktır. Sharm Mısır’ın en modern yüzü ve turizmin en canlı noktasıdır.
Kızıldeniz’in
kenarında bir koruma bölgesi içerisinde yer alan Sharm, Kahire’ye yaklaşık 500
Km, İskenderiye’ye 700 Km uzaklıkta olup her mevsim yazın yaşandığı sıcacık bir
arap şehridir.
Sharm şehrinin şüphesiz en önemli
özelliği dünyaca ünlü su altı dünyasıdır. Kızıldeniz’in birbirinden değişik
deniz canlılarını, rengarenk balık türlerini, berrak denizini, mercan
kayalıklarını görmek istiyorsanız yolunuz kesinlikle buradan geçmelidir.
Bir dalış merkezi olarak Dünya’da yer
edinen Sharm El Sheikh’ de yapılacak en önemli aktivite dalıştır. Burası, 30
dan fazla dalış noktası, su altı tarihi kalıntıları, 30 mercan hayasının
oluşturduğu su altı yamaçları ile dalış sporu ile ilgilenenlerin en sık tercih
ettiği yer olmuştur.
Sharm dalış sporlarının merkezi olarak
pek çok kişi tarafından tercih edilse de beraber bu sporu yapmayanlar için de
birçok aktiviteler sunmaktadır.
Ras Mohammed Doğa Parkı: Dünyanın en büyük su altı milli
parkıdır. Yapılaşmanın yasak olduğu bu bölgeye girişinizden itibaren göz
kamaştırıcı yeryüzü şekilleri, el değmemiş bakir doğa,özgürce dolaşan hayvanlar
gözünüze çarpacaktır. Doğal yaşamın tam anlamıyla koruma altına alındığı bu
bölgeye gemilerle ulaşabiliyorsunuz. Gemilerin bile sadece belli kesimlere
alındığı, mercanlara zarar vermemek için şamandıralara bağlandığı
düşünüldüğünde buranın ne kadar eşsiz bir doğal yaşam alanı olduğunu daha rahat
anlaşılabilir.
ATV ile Safari Turu: Çöllerde ATV araçlarıyla gezinti
yapmak, buraya kadar gelmişken kesinlikle yapmanız gereken aktivitelerden
birisidir. Tur acentelerinin düzenlediği bu turlar ile Sinai yarımadasının
içerlerine doğru heyecanlı bir tur yapabilirsiniz ve belki de bir Bedevi
Çadırına rastlayıp kömürde yavaş yavaş pişirilen siyah çay ile kendinizi mutlu
edebilirsiniz.
Sharmşehrinde kalmak için bir çok uygun
otel seçeneği mevcuttur. Büyük otellerin yanında hostel tabir edilen
pansiyonlarda tercih edilebilmektedir. Otel seçeneklerinin çokluğuna zıt olarak
toplu taşıma maalesef diğer arap şehirleri gibi gelişmemiştir. Toplu taşımanın
olmaması ve klasik bir arap şehri olmasından ötürü ulaşımda sorun yaşamamamız
açısından buraya bir turizm acentesi ile gelmeniz rahatınız açısından faydalı
olacaktır.
İskenderiye
Büyük İskenderin Büyük Şehri… Adını
Büyük İskender’ den alan bu şehir Kahire ve Sharm kadar popüler olmasa da
mutlaka tur planınızda olması gereken bir şehirdir. Kahire’ye yaklaşık 250 km
uzaklıkta olup, Mısırın en kuzey noktalarından birisidir. Mısırın Akdeniz’ e
açılan kapısı niteliğindeki İskenderiye geçmişte olduğu gibi halende Akdeniz’in
en önemli limanı olma görevini sürdürmektedir.
Yıllarca Mısırın başkentliğini yapmış
İskenderiye’yi önemli ve turistik bir yer yapan eski çağlarda dünyanın yedi
harikasından biri olan fenerin ve zamanının en büyük kütüphanesinin burada yer
almasıdır. İskenderiye Feneri şehrin karşısında, Pharos Adası üzerinde, 135
metre yüksekliğinde limana giren gemilere yön vermesi amacıyla M.Ö 285-246 yıllarında
arasında Ptolemy ve Soter kralları tarafından yaptırılmıştır. Zaman içerisinde
yaşanılan depremler ve çeşitli afetler sonucu yıkılan İskenderiye Fenerine
ancak dalış yaparak ve sadece kalıntılarına ulaşılabilmektedir.
Qauitbey Kalesi: Şehrin önemli tarihi ve turistik
yerlerinden biriside gemilere hoş geldin diyen heybetli Qaitbey Kalesidir.
Pharos Adasında İskenderiye Fenerinin yerine yapılan kaleyi ve kalenin
güneyinde yer alan fenere ait kalıntıları görmenizi tavsiye ederiz.
El Montaza Botanik Parkı: İskenderiyeye gelmişken bir diğer
önerimiz Kral Fouad’ın oğlu Faruk için yaptırdığı Botanik bahçesidir. Mısır
kralı Faruk'un Montaza Sarayı'nın içinde yaptırdığı denize sıfır park içinde
gördükleriniz karşısında büyülenecek beklide hiç ayrılmak istemeyeceksiniz.
İskenderiye Kütüphanesi: Binlerce yıl bilimin ve sanatın
merkezi olan İskenderiye’nin en önemli yapılarından biriside kütüphanesidir.
M.Ö III yüzyılda yapıldığı tahmin edilen kütüphane de 900 bin cilt el yazması
eserin bulunduğu söylenmektedir. 4.yüzyıla kadar kadar ayakta kalan
kütüphanenin yıkımı hakkında çeşitli söylentiler mevcut olsa da, en yaygın
olanı, dini bir ayaklanma sonucu kütüphanenin yerle bir edildiğidir.2002
yılında bu alan üzerinde aslına uygun olarak modern bir kütüphane yapılarak hizmete
açılmıştır.