2 Haziran 2017 Cuma

İstanbul’un Lezzetleri / 2017



İstanbul gibi büyük metropolde lezzet deyince şüphesiz birçok yer akla gelir. Bu yerlerle ilgili sayısız blog, haber, web sayfası ve sosyal medya mesajları görürsünüz. Fakat bu mekanların hangisinin iyi olduğu ve tatları reklam kokan bu bilgilerden ayırt etmek gerekir. Aksi taktide gittiğinizde hüsranla da karşılaşabilirsiniz. Ben yazımda size bizzat gittiğim ve beğendiğim mekanları önermek istiyorum. Bazısı bilindik, bazısı bilinmedik, lezzetleri elbette kişiden kişiye değişir ama kapısında sıra beklediğiniz mekanlardır. Bu mekanlar hakkında size detay vermeyeceğim sadece isim ve adres paylaşacağım. Sadece bu mekanların tatlarının enfes olduğunu belirtiyorum. Kendiniz keşfedinJ

Kardeşler Lokantası: 40 yıldan fazladır işletilen Kardeşler Lokantası yer vermeden olmaz. Senelerdir İstanbul’dayım, birçok yerde döner yedim. Ama Kardeşler Lokantası’nın döneri kadar güzelini yemedim diyebilirim. Tabi sadece döner de değil. Çorbalar, ev yemekleri, tatlılar… Say sayabildiğine. Ama herhalde dönerden sonra 2. Sıra kuru fasülyedir. Ama yinede sizi etkilemeyeceyim, sizler keşfedin. Elbette tatları güzel olan bu yerin daha ilginç yanı, zengin fakir sınıf ayrımının olmaması. Yanınızda inşaatta çalışan bir emekçi veya emperyalizmin zengin adamı, çiftçi veya öğrenci…

Adres: Mithatpaşa Mahallesi, Istanbul Caddesi, No 48, Kemerburgaz, Eyüp, Istanbul


  Kaynak:www. Zomato.com 

Güven Et Lokantası: Tıpkı kardeşler lokantası gibi birçok lezzeti bulabileceğiniz yemekleri sunan bir esnaf lokantasıdır. Hafta içleri genelde çevre plaza ve iş merkezlerde çalışan kişilere hizmet vermektedir. Levent-Gültepe bölgesindeki ilk yapılaşmalar sırasında kurulan lokantanın tarihi yaklaşık 35 yıllıktır. Çalışanlarından bir çoğu bile 20-30 yıllıktır. Güven et lokantasının en meşhur yemeği pilav ile dönerin karıştırılarak servis edildiği karman’dır. Porsiyon döner 16 TL, ekmek arası 8 TL olduğunu size ileterek fiyatlar hakkında da bilgi vermiş olayım.

Adres: Ortabayır Mahallesi, Talatpaşa Caddesi, No 9/B, Kağıthane, İstanbul


 Kaynak:www. Zomato.com 


Dürümcü Mehmetin Yeri: Canınız tavuk dürüm veya tavuk kanat çektiyse İstanbul’daki en güzel mekanlardan birisidir. Tabiki bunu tat açısından söylemekteyim. Mekan fakat mekanın hijyen durumunu ve müşteri potansiyeli ile çevredeki iş yaşamına bakıldığında sizi hayrete düşürse de burada yenen tavuk dürüm veya kanatın tadına doyum olmaz. Kişi başı dürüm 5 TL fiyatı da bu tadın sürpriz noktası.

Adres: Aksaray Mahallesi, Küçük Langa Caddesi, Valide Cami Sokak, No 53, Fatih, İstanbul



   Kaynak:www. Zomato.com 

Tuzla Balıkçısı: İstanbul’un uzak bir kenarında olmasına rağmen Balık konusunda uzmanlığı ile İstanbul’da birçok kişinin bildiği bir mekandır. Mekânı bilmeyenler için ufak biraz bilgi vermek gerekirse, burada mezgit, çupra, levrek vs vs birçok seçenek var ama gidenler tek balık için gitmiyor. Buranın asıl tercih sebebi meze olayıdır. Meze deyince aklınıza bildiğimiz ezme, tarator, mücver, patates kızartması, Amerikan salatası vs gelmesin. Mekâna girdiğinizde “ben meze tabağı alacağım” derseniz size 30-40 çeşit mezeden ne istediğinizi sorarlar. İlk heyecanı atlattıktan sonra restoran içerisinde elinde büyük bir tabakla herkese meze servisi yapan garsonları göreceksiniz. Zaten siz sormadan istermisiniz diye yanınıza gelip ne olduğunu söyleyerek tabanınıza 1 parça bırakacaktır. Fiyatlarına gelirsek ne alırsanız onun fiyatıdır. Genelde 1 meze( 1 parça) 5 TL gibi rakamı vardır. Ortalama 4 parça meze alsanız 20 TL ile restorandan çıkabilirsiniz. Diğer seçenekler ise 15TL-20 TL arasındadır. Ama pek tercih eden olmazJ Ayrıca mekanın içkisiz olduğunu ve sosyetik yer olmadığını hatırlatmak isterim.

Adres: Postane Mahallesi, Manastır Yolu, No 4, Tuzla, İstanbul

 Kaynak:www. Zomato.com 

Hasköy Lale Lokantası: Küçüklüğümün Lale Lokantası. Yalova’dan Hasköy’deki eniştemleri ziyarete geldiğimde sık sık önünden geçtiğimiz, o dönemlerde sıradan ama lezzetli yemekleri olan bir esnaf lokantası. Belki bölgenin gelişmesi, belki şans belki lezzetlerinden lale Lokantası artık kravatlı lüks arabalı kişilerin müdavimi olduğu bir yer oldu. Ama hala aynı lezzetler… Sabahları en az 8 çeşit çorba, çeşitli kahvaltı seçenekleri, gün içerisinde enfes döner, kuru fasulyesi, Dondurmalı irmik helvası, kabak tatlısı, Kadınbudu köfte veya hünkar beğendinin yanına iç pilav meşhur lezzetleridir. Popüler olmanın getirdiği pahalılık maalesef Lale Lokantasını da etkiledi. Ama yine de gidilebilecek denenebilecek bir mekandır.

Adres: Piri Paşa Mahallesi, Şabandere Caddesi, No 10/B, Beyoğlu, İstanbul



 
Kaynak:www. Zomato.com 

Dürümcü Hacı Usta: Döner, çiğbörek, kuru fasulye, balık derken birde kabp yeri için önerimiz olmalı. Burada ne yiyeceğim diye düşünmenize gerek yok. Tepsi kebabı… Diğer seçeneklerde elbette güzel ama tepsi kebabı sunumu ve lezzetleriyle ayrı bir güzel. Kesinlikle tavsiye olunur. Dürüm kebaplar 15 TL civarında, Tepsi kebabı yalan olmasın 30 TL civarındaydı. Yolunuz Maltepe’ye düşer ve kebap isterse uğramalısınız.

Adres: Bağlarbaşı Mahallesi, Çam Sokak, No 24/A, Maltepe, İstanbul



Kaynak:www. Zomato.com 


Tarihi Odabaşı Çiğbörekçisi:
Eskişehir’den sonra İstanbul’da da çiğbörek yiyebileceğiniz bir mekan önerim var. Kırım Tatar yemeklerinin en çok bilinenlerinden bir olan Çiğ Börek dışında başka bir yiyecek bulamazsınız. Tanesi 3 TL civarı olan çiğböreklerden ne kadar yerseniz yiyin yağ kokusu bulamazsınız.

Adres:  Şehremini Mahallesi, Mevlanakapı Caddesi, No 125/B, Fatih, İstanbul

Kaynak:www. Zomato.com 


Aksaray Dönerci Sadık Usta
Sokak dönerinin bu kadar güzel olduğu bir dönerci İstanbul’da yoktur. Yolunuz Aksaray’a düşerse muhakkak gidip en az 1 ekmek döner yemelisiniz. Sıradan sokak döneri gibi gözüken ama tadı efsane olup birçok sokak gurmesine konu olan mekandır.  Sunumu ne kadar kötü olsa da tadı efsanedir. Kıyması yoğun ama içerisindeki kaburga ve tranç bölümünden açma et karışımı sebebiyle yaprak gibi kesilen, bir hayli yağlı ve bir hayli tuzlu bir döneri kimilerine ağır gelebilir. Yedikten sonra ağızda yağ birikintisi bırakmıyor ama yerken şapır şapır yağlar akıyor. Sabah ilk saatlerde kesilen dönerler öğleden sonra kesilenlere göre daha tuzlu oluyor.

Adres:  Aksaray Mahallesi, Cerrahpaşa Caddesi, Tütüncü Hasan Sokak, Recep Yazıcıoğlu Sokak, No 1/A, Fatih, İstanbul



Kaynak:www. Zomato.com 

Sirkeci Çiğ Köfteci Ali Usta

Bir değişik öneride çiğ köfte olsun. Bir pazar günü canımız çiğ köfte isteyerek daha önceden adını duyduğum Ali Usta için doğru Sirkeci'ye gittim. Canınız çiğ köfte çektiyse gidip denenebilir, fakat söylemeden edemeyeceğim tadı klasik komagene, tatlıses gibi ama sırada ne zaman gitseniz en az 5 kişi olur. Biraz azar, biraz garip espri, biraz saçma sapan muhabbet ile başlayan bir çiğ köfte alma serüveni. Gidip denenebilir. Çiğ köfte etsizdir bilginiz olsun. Fiyatlar hakkında bilgi vermek gerekirse Dürüm çiğ köfte:3.5 TL, 1 kişilik porsiyon 4 TL.

Adres: Hobyar Mahallesi, Muhzirbaşı Sokak, No 2, Fatih, İstanbul


 Kaynak:www. Zomato.com 


2 Mayıs 2017 Salı

Neden “Özel Taş İlköğretim Okulu” / 2017


Daha önceden yayınladığım İlkokul tercihimiz ve Galatasaray İlköğretim Okulu yazılarından sonra sıra geldi bizim asıl tercihimiz ve şuan kayıtlı olduğumuz okula. Bakırköy Özel Taş İlköğretim Okulu nam-ı değer Taş Mektep… Bu yazımızda da okul ile ilgili ayrıntılı bilgiler vermeye çalışacağım fakat tıpkı Galatasaray gibi ticari bir düşüncesi olmadığı için reklam kokan ilanları, billboard afişleri, ayrıntılı web sayfası olmadığı için bilgileri yine görüştüğüm velilerden, facebook ve instagram üzerinden konuştuğum kişilerden, okuduğum bloglardan toparladım ve herkesin merak ettiği kısımları derledim.

Kura ve Kayıt: Genelde hazırlık okuluna 30 öğrenci alınmaktadır. Bunun 15 tanesi kız, 15 tanesi erkek öğrenci şeklindedir. Başvurular Mart ayı içerisinde yapılmaktadır. Beklenen de fazla başvuru olması halinde, kura çekilerek ilk öğrenci ve velisinden başlayarak kuradaki sıraya göre mülakat yapılmaktadır. Kura sırasına göre okulun belirlediği öğrenci sayısına ulaşıldığında artık görüşme yapılmamaktadır. Kazanmanız durumunda 1 hafta sonra kesin kayıt için okula çağrılacaksınız. Bu yıl okulun hazırlık için belirlediği rakam 38.200 TL civarı. İndirim hakkının olmadığını ayrıca hatırlatmak isterim. Okulun bu konuda tavrı çok net. O nedenle nasılsa sonra indiririm olur, çağırırlar boşuna demeyin. Ödemeler 8 eşit taksitle yapılır ve Mart ayında bitmektedir. Ufak hatırlatma, yıl içerisinde yapılan etkinlikler bu ücret içerisinde olduğunuza da hatırlatmak isterim.

Bu sene öğrendiğimiz kadarıyla 100 civarı başvuru olmuş, bu sayıdan 30 tanesi okula başlayacak. Biraz şans biraz yavrunuzun yetenek-bilgisiyle mülakatı geçerseniz kendisini Taş Ailesi’nde buluyorsunuz.

Taş Ailesi ile deminki paragrafımı bitirdim. Reklamsal bir cümle gibi ama bunu diyenler okul değil veliler. Kiminle konuştuysam sizde hoş geldiniz taş ailesine diyor. Kendilerini bir aile olarak tanımlıyor. Çok ilginç bir bağ oluşuyor. Pek çok özel okulda görülmeyen samimiyete kurulu bir aile yapısı. Şuan bizim sadece kadımız olmasına rağmen, pek çok etkinlik için haberler gelmeye başladı. Bakalım ileri ki süreçler ne getiricek merak ediyorum.

Amaç : Sorgulayan, eleştirel düşünen, bilgi, beceri, davranış ve tutumları ile fark edilen bireyler yetiştirmek olarak vizyon edinmiş bir okul olduğunu savunan bir okul.

Kuruluş : Okulun biz velileri ilgilendiren tarihi 1991 yılına dayanmaktadır. 2. derece tarihi eser statüsünde olup, Anıtlar Yüksek Kurulu'na bağlı olan okul aslına uygun olarak restore edilerek 1998 yılında ilköğretim niteliği kazanmış, 2000-2001 yılında ilk mezunlarını vermiştir. (Okulun asıl tarihine bakarsak 1884 yılında Fransızlar tarafından karakol binası olarak kurulmuştur. Daha sonra Aya Yorgi Kilisesi'ne bağlı "Rahibeler Okulu", Kısa bir süre sonra da Rum Ortaokulu, yoksullar için aşevi, 1928 yılında Bakırköy, Yeşilköy ve Yeşilyurt'un tek Merkez Ortaokulu olarak öğretime açılmıştır.)

Başarı Durumu ve Okul Sistemi : 2016-2017 dönemi Teog-2’de Taş İlköğretim Okulu 120 Soruda 119.1 ortalaması olmuş, 60 öğrencisinden 24 tanesi tüm soruları doğru cevaplamıştır. Teog -1 ‘de ise ortalama 115.85. Okulun bu başarısı tek ve rastlandı olmayıp birçok Teog v.b. sınavında da aşağı yukarı aynı sonuçları almıştır. 27 Temmuz 2007 tarihli Sabah Gazetesinde OKS sınavında okulun 1.olduğu, 2. Sırada Özel Bilfen Çamlıca okulunun olduğu yer almaktadır.

Bu sonuçlardan sınavlara çalışan arap atı yetiştirdikleri anlaşılabilir, fakat sanılanın aksine yarışan öğrenci yetiştirmemektedirler. Anaokulundan başlayan düzenli, sistematik, ezbersiz ve doğru eğitim anlayışının sadece bir sonucu bu sonuçlar. Facebook ve instagram sayfalarından da sosyallik adına yapılan çalışmaları görebilirsiniz.

Sosyallik derken aklınıza süper bir kampus içerisinde her türlü sportif imkanı gelmesin. Okulun düşüncesine göre sportif başarı çocukların zekasının gelişimine söylediği kadar katkısı yok. Tabiki var ama bir okulu seçecek kadar veya okulu başarılı kılacak kadar yok diyorlar. Bu nedenledir ki sportif faaliyetlere çok zaman ayırmıyorlar. Bunun yerine konusunda uzman kişilerin söyleşilerine çok önem veren bir okul. Örnek vermek gerekirse hazırlık sınıfları için düzenlenen birçok etkinlikten bazıları,
  •          Hazırlık Sınıflarımızla Yazar Görkem Arsoy’un Okuma Etkinliği
  •          Hazırlık Sınıfı Öğrencilerimizin Hayvan Barınağı Gezisi
  •          Hazırlık Sınıfı Öğrencileri ile Dolmabahçe Sarayı Gezisi
  •          Hazırlık Öğrencileri ile Botanik Parkı Gezisi
  •          Hazırlık Sınıfı Öğrencileri ile "Storytelling" Etkinliğimiz

2000 yılından bu yana merkezi Cenevre’de bulunan International Baccalaureate Organization’ın geliştirdiği Sorgulamaya Dayalı Uluslararası Ezbersiz Eğitim Programı/PYP, disiplinlerüstü eğitim modeli benimsenmektedir. PYP (Primary Years Programme) adı verilen bu program ilköğretimin 5. sınıfa kadar olan bölümünde uygulanıyor. PYP, 3-12 yaş arası çocukların sadece akademik olarak yetişmelerine değil aynı zamanda davranış, tutum, beceriyle ilgili özelliklerine de odaklanan bir yaklaşım. Bu sistem sayesinde okulda mevcut müfredat tek tek işlenmek yerine, tüm alanları kapsayacak şekilde birlikte işleniyor.

Bilindiği üzere okullarda her sabah okutulan öğrenci andı kaldırıldı. Taş Okulu’nda da bu uygulama devam ediyor fakat bir farkla. Okul kendini andını Ataol Behramoğlu’nun dizeleriyle oluşturmuş ve bu andımız kültürünü devam ettirmektedir.

Okulda kayıt günü karşılaştığımız bir diğer farklılık zil uygulamasının olmamasıdır. Okulda herkesin kendini yönetmesi bir temel ilke olarak gözetildiği için tenefüs zilleri yok. Öğrenciler kollarındaki ve bahçelerdeki saatlere bakarak derslere girip çıkıyorlar.

Okulun ders saatleri 08.45 ile 16.20 arasında olup özel bir konferans veya söyleşi olmadığı sürece 16.20’da tüm öğrenciler okuldan çıkış yapmaktadır. Ekstra ders, nöbetçi hoca uygulaması yoktur.

Okulda ana sınıfından 8. sınıfa kadar tüm öğrencilerin birbirleriyle ilişki kurması ve sağlıklı etkileşim için gönüllü abi ve ablalık programları uygulanıyor. 5. 6. 7. ve 8. sınıfta okuyan 14 sınıftan 28 gönüllü abi ve abla, 4. sınıfa kadar olan öğrencilere törenlerde, tenefüs saatlerinde veya çeşitli özel günlerde onların yanında bulunarak, özel sorunlarında onlara arabuluculuk yaparak ablalık ve abilik yapıyorlar. Bunun öncesinde kendileri de 8 haftalık bir eğitimden geçiyor.

Okulun yeterli güzel bir kütüphanesi var. Her öğrencinin okuduğu kitap sayısı rehberlik öğretmenleri tarafından takip ediliyor. Muazzam bir şey bence. Ortalama her öğrenci 4.000 sayfa okuduğu tespit edilmiş.

Eğitim ve Dili: Eğitimin dili Türkçe olmakla beraber anaokulundan itibaren İngilizce dersleri görmektedirler. İngilizce seviyesi birçok özel okula göre çok daha iyi olduğu birçok veli tarafından dile getirilmektedir. İngilizceyi ana sınıfından ve ikinci yabancı dil olarak da Almancayı 6. sınıftan son sınıfa kadar eğitim programlarına dahildir.


Eğitim Yeri : Okul Bakırköy’de Cevizlik Mahallesindeki kampusundadır. Zaten başka şubesi de yoktur. Ön taraftada idari birimler ile bazı sınıfların olduğu taş okul, arkada da yeni yapılan okul bölümü mevcuttur.

Ayrıca sormak istedikleriniz için ordanburdanhertelden@gmail.com adresine mail atmanız yeterlidir.

12 Nisan 2017 Çarşamba

Neden “Galatasaray İlköğretim Okulu” / 2017


Kura : İlk tercihimiz Özel Taş İlköğretim Okulu olsa da Galatasaray Lisesi’nin cazibesi, Galatasaray Vakıfları ve ücretsiz oluşu tabiî ki Galatasaray İlköğretim Okulunu bizim için çok iyi bir yedek yapmaya yetti. Bizim gibi bu yıl düşünen 5.182 kişi daha var İstanbul’daJ Bu yıl 2017-2018 dönemi için Galatasaray kurasına giren öğrenci sayısı 5.182 Kişi, 2015 yılında ise 4.893 kişi,2013 yılında 5.727 kişi ama ne yazık ki talih sadece 50 sine gülecek. Kura kaydı için nüfus cüzdanının aslı ve fotokopisi yeterlidir. Bu yılki bağış ödemesi geçen yıldan zamlı olarak 650 TL ve kura kaydı sırasında kredi kartı bile ödenebiliyor. 02-12 Mayıs 2017 tarihleri arasında yapılan kura kaydını 14 Mayıs 2017’de yapılan toplu çekiliş ile süreç bitiyor. Olurda kayıt yaptırmaya olursa 1 hafta sonrasında da bu kişilerin yerleri için yine bir çekiliş oluyor ama herhalde kayıt yaptırmayan olmayacaktır. Bazıları için %1’lik dilime girerek şanslı kişiler olurken bazı veliler içinse başka okul arama dönemi başlanıyor. Kuralar konusunda bazı velilerin haklı endişeleri var, bunun için kura kaydı yaptıranların %50 li kura çekimine gelip izlemeyi tercih ediyorlar. Kura çekiminde ise müdürünün veya görevlendirdiği bir yetkilinin gözetimi altında ve noter huzurunda, Bakanlık temsilcilerinin de katılımıyla bir komisyon tarafından yürütülür.

Not: ilkokulun 1. Sınıfına kayıt yaptırmış ve devam etmiş olan öğrenciler kurada kazansalar bile kesin kayıtları yapılamaz.

Hızlı giriş oldu ama Galatasaray İlköğretim Okulu için en önemli kısım burası idi. Biraz eğitim-öğretim sisteminden ve okulun yapısından da bahsedersem benden sonraki velilere yardımcı bir kaynak olmuş olur. Çünkü internette okul ile ilgili faydalı bilgiler yok maalesef. Görüştüğüm veliler, facebook ve instagram üzerinden konuştuğum kişiler, okuduğum bloglardan faydalı ve herkesin merak ettiği kısımları içermektedir.

Amaç : Galatasaray İlköğretim Okulu’nun esas amacı öncelikle Galatasaray Lisesine sonra Galatasaray Üniversitesi’ne Fransız kültür odağında öğrenci yetiştirmektir. Bu nedenle çok vasat öğrenci, çok haylaz ve derslerinde çok başarısız ise okulla ilişiği o zaman kesiliyor.

Kuruluş : Galatasaray İlköğretim Okulu bir devlet okuludur Ama özel statüsü vardır. Türkiye ve Fransa hükümetleri arasında imzalanan uluslararası anlaşmaya dayalı olarak 3993 sayılı kanuna göre Galatasaray Üniversitesi bünyesinde Galatasaray Lisesi'ne bağlı bir öğretim kurumu olup ilk eğitim yılı 1993-1994 yılında başlamıştır. Dolayısıyla herhangi bir yıllık ödemenin olmadığı fakat zaruri bazı ihtiyaçlar için özel okul fiyatlarının yanından sembolik olacak bağışları vardır.

Sınıf Geçme ve Okul Sistemi :  İlkokula en fazla 50 öğrenci kabul edilmektedir. Milletlerarası Antlaşma ve Ek Protokol uyarınca Eşit Temsilli Türk-Fransız Komitesince belirlenen 50 kişilik kontenjandır. İlkokulu başarıyla tamamlayanlar ortaokula kayıt yapılır. İlkokulda sınıf tekrarının olmadığını ayrıca hatırlatmak isterim. Ortaokulda ise yine antlaşmaya göre ortaokulda en fazla 30 öğrenciyi geçmeyen sınıf mevcutları bulunmaktadır. Ortaokulda öğrencinin ders veya derslerden başarısızlığı nedeniyle şube öğretmenler kurulu kararıyla yalnız bir defa sınıf tekrarı yaptırılır. Ortaokulda ikinci kez başarısız olan öğrencinin okulla ilişiği kesilir. Galatasaray İlköğretim okulunun en güzel kısmı Galatasaray Lisesine geçiştir. Galatasaray Ortaokulunu tamamlayan öğrenciler Fransızca ve Türkçe derslerinden dil bilgilerinin yeterliliğini ölçen sınava girerler. Her iki sınavdan da 100 üzerinden 70 alan öğrenciler Lise 1.sınıfa kabul olurlar. Geçemeyenler ise Lise Hazırlık okurlar. Uluslar arası anlaşmaya göre de yine lise sınıfları 34 öğrenciyi geçmeyecek şekilde düzenlenir. İlk kuraya giren 50 öğrenciden ortaokulu geçerek liseye ulaşanlar dışında diğer ortaokullardan Teog sınavından gelen 100 öğrenci bulunmaktadır. Bu 100 öğrencinin Fransızca bilgisine göre de hazırlık sınıfına veya lise 1.sınıfa devam edebilirler.

Başarı Durumu : Burada bir haberi alıntı yapmak istiyorum. 10 Temmuz 2002’de Sabah gazetesinde yayınlanan bir haber: ilköğretim okulundan liseye doğrudan geçiş yapılırken istenen baraj puanını ilköğretimden mezun olan 46 öğrenciden yalnızca altısının bu sınavı geçebilmiş olması eğitim sistemi ile ilgili bilgi verebilir. Lakin aradan geçen 15 yıl içerisinde muhakkak eğitimi kalitesi giderek artmıştır. Tam bu noktada aslında akrabamız olan Emir’in bu yıl Teog’ta 2 yanlış yaparak Galatasaray Lisesini kazandığını öğrendik ve soluğu yanında aldım. Emir 3 yaşında daha zekasının seviyesini bize gösteren ve ileride başarılı olacağının sinyallerini veren bir çocuktu. Ama tabi ortaokulda gittiği kolejinin İngilizce olması nedeniyle Galatasaray Lisesi’nde mecburi Fransızca hazırlık okuyordu. Söylediklerine göre 100 öğrenci teog ile gelmiş, ortaoğretim yani Şato’dan gelenlerin sayısı 50 civarı olacakken sınavdan dolayı 30 tanesi ancak Lise 1 e başlayabilmiş ki sınavlar Fransızca’yı test eden sınavlar olmasına rağmen. 20’si yine hazırlık okumaya başlamış teog ile gelenlerle. 20 kişiden bazıları ile arkadaş ve çalışmadıklarından şikayetçi Emir. Çalışsalar yapabilirler diyor. Teog ile gelenlerle eskiler arasında uyum sorununun olmadığını, daha ilk günlerde öğretmenlerin bu uyum için büyük bir çapa sarf ettiklerini söyledi. Kimse kimseden farklı olmadığını söyleyen eli sopalı Fransız gestapolar varmışJ

İlkokul ve Ortaokulun genel başarısı hakkında bilgi veremiyorum çünkü direk Listeye geçişleri olmaktadır. Ama Galatasaray Lisesi’nin başarısı için bazı bilgiler verebilirim. 2014-2015 döneminde 125 öğrenci herhangi bir üniversitesi kazanmış, bunlardan 31 tanesi Galatasaray, 25 tanesi Koç, 22 tanesi Boğaziçi, İstanbul Teknik 5, Odtü 2 şeklinde en başarılılarıdır(%70). 2013-2014 döneminde Galatasaray 33, 15 tanesi Koç, 22 tanesi Boğaziçi, İstanbul Teknik 6, Odtü 4 şeklindedir.

Eğitim ve Dili : Öğrenimin dili Fransızca’dır. İlkokulda başlayan Fransızca Galatasaray Lisesi’nin sonuna kadar devam eder. İlkokul süresinde Fransızca ders saati:10 Saat ve genelde Fransız öğretmenler tarafından ders işlenmektedir. İlkokulun 2 senesinde gramer yerine basit kelime ve cümleler öğretilmektedir. İlkokul 5 e gelindiğinde derdini anlatabilen, çat pat Fransızca yazan çocuklar yetişiyor. Buna ek olarak İngilizce’de yan dil olarak verilmektedir. İngilizce yan dil dersleri ortaokul 1.sınıfta başlamaktadır. Bilgisayar dersi 4. sınıftan itibaren Bilişim teknolojileri öğretmeni eşliğinde verilirken beden, müzik gibi branş dersleri de yine branş öğretmenleri tarafından verilir.

İlkokul seviyesi genelde kolay iken,ortaokul da alınan dersler akademik bir dille işleniyor. Lisede teog ile gelenler ile arada fark olmaması için ciddi yükleme yapılıyor. Bundan çıkarılacak sonuç çok ciddi ödevler, projeler ve özel derslerin çocuğa ortaokulda yaptırıldığıdır.

Eğitim Yeri : Galatasaray İlkokulu Şişli’de Meşrutiyet Mah. Kevser sokakta ikame etmektedir. Faaliyetlerini 2 yıl boyunca Ortaköy'de, önceki adı ile Galatasaray Eğitim ve Öğretim Kurumu, şimdiki adı ile Galatasaray Üniversitesi bünyesinde sürdüren okul 1995 yılı yaz aylarında, Suna ve İnan Kıraç, Şişli’de bir bina satın alması ile eğitim-öğrenim hayatına burada devam etmektedir. Şişli’de bulunan okula lise dönemindeki öğrencilerin “Şato” demesini de eklemek istiyorum. Fakat burada bir alıntı haber daha yapmak istiyorum. 29 Kasım 2011 tarihinde basında çıkan habere göre Galatasaray İlkokulu’nun Bahçeşehir’e taşınacağına dair bilgiler mevcut. Temelinin 2006 yılında atıldığı, fakat ilçelerin sınır değişiklikleri, imar planı değişiklikleri, mahkemeler ve bütçe sorunları derken 2017 yılında hala bir ses yok. İçerisinde oditoryum, kapalı açık spor alanları,24.000 m2 ilköğretim binasının tamamlanmasının an meselesi olduğu haberde yazıyor. Ama sonuç şuan yokJ


Ortaokul ve Lise ise Beyoğlu İstiklal Caddesindeki ana binadadır.

9 Mart 2017 Perşembe

İlkokul Tercihimiz… / 2017

5 sene boyunca kulağımızı kapayıp daha var dediğimiz, hangi ilkokulu seçmeliyim, hangi okulun puanları yüksek, teogta kaç puan aldınız, nereye yerleşti, özel okullar ticarethanemi gibi bir sürü kafa karıştıran soruların bolca konuşulduğu öğrenim hayatına bizde başlıyoruz.

Aklımızdan pek çok soru geçiyor. Bu soruların en başında şüphesiz devlet okulumu, özel okul mu sorusu gelmektedir. Bu sorunun cevabı tabii ki kişiden kişiye, öğretmenden öğretmene, içinde bulunduğumuz dönemden döneme, yaşadığımız semtten semte hatta şehirden şehre değişmektedir. Bizim yaşadığımız çevreye baktığımızda en yakınımızda bulunan Bakırköy Ahmet Hamdi Tanpınar İlköğretim Okulunu maalesef yeterli göremedik. Yaklaşık 5 yıl öncesine yeterli düzeyde olan okul öğretmen tayinleri, okul yönetimi, değişen müfredat ve sistem derken giderek kötüye gitmiş. Onuda seçeneklerimizden çıkarmak zorunda kaldık.

Bu durumda geriye özel okullar kalıyor. Bu durumda Bakırköy gibi bir yerde seçme şansınız çok fazla. Merter’ de E5 kenarında Asil Koleji, Topkapı’da Doğa Okulları, Bahçelievler Meydan AVM yanındaki Doğa Okulu, Bakırköy E5 kenarında Mektebim Okulu, Bahçelievler ve Bakırköy’deki Oğuzkaan Koleji, Çapa Bilim Koleji, Bahçeşehir Koleji, Tarık Akan’ın okulu Özel Taş İlköğretim Okulu nam-ı değer “Taş Mektep” ve Florya bölgesinde say sayabildiğinde özel okul…

Sırayla kendimize biz ne istiyoruz, nasıl bir birey yetiştirmek istediğimizi düşündüğümüzde ve bunu maddi gücümüzle birleştirdiğimizde birçok seçeneği otomatik olarak eledik. Elbette tüm okulların eğitim sistemleri kendilerine göre güzel, doğrudur, değişik sistemler ile eğitim vermektedirler. Kesinlikle unutulmaması gereken bu okullar ticarethane. Her ay ödenen ücretlerle faaliyette bulunan okullardır. Bu nedenle görüşmelerde size her türlü reklamsal hareketler ile gözünüzü boyama çalışacaklardır. Kesinlikle aldanmayın. Kahvenizi nasıl içeceğinizden, rahat mısınız orda, aman oraya değil benim koltuğuma oturun, isterseniz sizin yerinize biz düşünelim siz sadece para verin, bizde her şey var diğerlerinde yok, çocuğunuz çocuğumuzdur, judo salonumuz bile var, yemekler nusret hazırlıyor, bizimkisi efsane vs. vs.

Sonuç olarak devlet okulları maalesef giderek sistemleri kötüleşmekte, özel okullar giderek daha da ticarileşmektedir. Gerçekten zorlu bir seçim bu…  

Bizim kendimizce okulları değerlendirdiğimizde ilk aklımızdan geçen tercih sıralaması,
  1.      Özel Taş İlköğretim Okulu
  2.    Bahçeşehir Koleji
  3.    Oğuzkağan Koleji
şeklinde oluşmuştu.

Yukarıda ifade ettiklerimi daha detaylı olarak düşünmeye başladık. Bizim için önemli olan neydi. Sadece öğretim hayatımı, sosyallik mi, maddi kaygımı, ticari düşünce, projeler, geziler, öğretmenler, İngilizce, düşünen sorgulayan birey… belki Almanca… teog… nasılsa büyürmü… şimdi gerek yok lisede veya üniversitede en pahalı yermi… Atatürk ilke ve inkilapları… Türkçülük… hepsi aslında birer kriter birer  seçim için. Biz hepsini artısı ve eksisi ile yazarak çizelge yaparak düşündük. Geceleri uykumuz kaçtı, kavga ettik, biraz çevremizden etkilendik biraz kulaklarımızı kapadık.  Ama sonunda bizim için tek tercihin aslında “Özel Taş İlköğretim Okulu” olduğunu anladık.

 Ayrıca sormak istedikleriniz için ordanburdanhertelden@gmail.com adresine mail atmanız yeterlidir.

  Neden “Galatasaray İlköğretim Okulu” konulu yazı için tıklayınız…
·         Neden “Özel Taş İlköğretim Okulu” konulu yazı için tıklayınız…